Bakan Şimşek, son dönemlerde ekonomiye yönelik aldığı yeni önlemler ve uyguladığı politikalar hakkında yapılan eleştirileri yanıtladı. Ülke olarak çok önemli bir ekonomik dönüşüm sürecinde bulunduklarını vurgulayan Şimşek, hükümetin uyguladığı ekonomik programın belirlenen hedefler doğrultusunda başarılı bir şekilde ilerlediğini ifade etti. Ekonomik krizle mücadele için birçok stratejik adım atan bakanlık, bu adımlarla Türkiye'nin küresel ekonomik dalgalanmalara karşı dayanıklılığını artırmayı hedefliyor.
Bakan Şimşek, Türkiye'nin ekonomik politikasının temel hedeflerinden birinin enflasyonu kontrol altına almak ve istikrarlı büyümeyi sağlamak olduğunu belirtti. Bu bağlamda; mali disiplinin sağlanması, kamu harcamalarının etkin bir şekilde yönetilmesi ve vergi reformlarının gerçekleştirilmesi büyük önem taşıyor. Tasarruf ve yatırım oranlarının artırılması gerektiğini dile getiren Bakan, bu durumun yalnızca devlet için değil, özel sektör için de geçerli olduğunu söyledi. Türkiye'nin sürdürülebilir bir büyüme için gerekli olan yapısal reformlara yönelmesi gerektiğini ve bu alanda önemli aşamalar kaydedildiğini ifade etti.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, dünya genelinde yaşanan ekonomik belirsizliklere de değindi. Küresel ekonomik durgunluk ve tedarik zincirindeki aksamaların, Türkiye'nin uluslararası ticaretini etkilemeye devam ettiğini söyleyen Bakan, bu süreçte Türkiye'nin kendi içinde dayanıklılığını artıracak önlemler alması gerektiğini kaydetti. Bu doğrultuda, ihracatı artırmak için yeni pazarların açılması ve yerli üretimin teşvik edilmesi amacıyla çalışmalara hız verileceğini vurguladı. Bakan, yerli sanayinin desteklenmesi ve rekabet gücünün artırılması için çeşitli teşvik mekanizmalarının da devreye gireceğinin müjdesini verdi.
Son olarak Bakan Şimşek, Türkiye’nin ekonomik programının başarısı için kamuoyunun, iş dünyasının ve tüm paydaşların ortak bir anlayışla hareket etmesinin kritik önem taşıdığını belirtti. Hükümetin attığı adımların yalnızca ekonomik göstergelerle değil, sosyal etkilerle de birleştiğinde olumlu sonuçlar doğuracağını vurguladı. Kamuoyunda oluşturulan güvenin, yatırımcılar açısından da önemli bir parametre olduğunu ifade eden Şimşek, Türkiye’nin ekonomik geleceğine dair umutların yeşermeye başladığını sözlerine ekledi.
Ekonomik programın başarıyla sürdürülebilmesi için devlet, özel sektör ve kamuoyunun birlikte hareket etmesini gerektiren bir süreç olduğunu her fırsatta vurgulayan Bakan, bu bağlamda toplumun tüm kesimlerinin sürece aktif bir şekilde katılması gerektiğinin altını çizdi. Bakanlık olarak sürekli bir iletişim hâlinde olacaklarını ve gelişmeleri şeffaf bir biçimde kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceklerini belirten Şimşek, Türkiye’nin ekonomik hedeflerine ulaşmasının her kesimin katkısı ile mümkün olacağını söyledi.
Özetle, Bakan Şimşek’in açıklamaları, Türkiye’nin ekonomik durumu ve geleceği hakkında bir umut ışığı yaktı. İleriye dönük planlar ve hedeflerin yanı sıra, uluslararası ekonomik dalgalanmalara karşı dayanıklılığın artırılması, Türkiye ekonomisinin daha sağlıklı bir yapıya kavuşmasına yardımcı olacak unsurlar arasında yer alıyor. Uzun vadeli ekonomik hedeflerin gerçekleştirilmesi için gereken adımların kararlılıkla atılacağını ifade eden Bakan, Türkiye’nin büyüme hedefleri dahilinde umut veren gelişmelerin sergileneceği bir döneme girdiğini duyurdu. Bu kapsamda, halkın yanı sıra tüm paydaşların sürece dahil olması, ekonomik programın başarısı için kritik bir önem taşıyor. Türkiye'nin ekonomik büyüklüğünün arttığı, refah düzeyinin yükseldiği bir ortamın mümkün olduğunu gösteren bu açıklamalar, ekonominin yeniden yapılanması doğrultusunda olumlu bir zemin sunuyor.